Mülkünüze kendiniz, çocuğunuz, anneniz, babanız veya bakmakla yükümlü olduğunuz başka bir yakınınız için ihtiyacınız olabilir. Bu, kanunen en doğal hakkınızdır. Ancak bu hakkı kullanabilmek için ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açmanın çok net ve katı kuralları vardır.
Mahkemeler, bu tür davalarda kiracının barınma hakkıyla sizin mülkiyet hakkınız arasında hassas bir denge kurar. “İhtiyacım var” demek yeterli değildir; bu ihtiyacın “gerçek, samimi ve zorunlu” olduğunu kanıtlamanız gerekir.
İhtiyacınızın “Gerçek, Samimi ve Zorunlu” Olduğunu Nasıl Kanıtlarsınız?
Yargıtay kararlarında, bu üç kriterin altı ısrarla çizilir. Mahkeme, ihtiyacınızın gerçekten var olup olmadığını detaylıca inceler.
- Gerçek İhtiyaç: İhtiyaç, somut bir olaya dayanmalıdır. Örneğin, evlenecek olan çocuğunuzun oturacak bir eve ihtiyacı olması, tayininizin çıkması veya sağlık sorunları nedeniyle o konuta taşınma zorunluluğunuz gibi.
- Samimi İhtiyaç: İhtiyacınızda samimi olmalısınız. Amacınız sadece kiracıdan kurtulmak veya daha yüksek bir kiraya vermek olmamalıdır. Mahkeme, bu durumu araştıracaktır.
- Zorunlu İhtiyaç: Bu konuta olan ihtiyacınız, bir keyfiyet değil, bir zorunluluk olmalıdır. Örneğin, başka bir eviniz varken sırf manzarası daha güzel diye kiracınızı çıkarmak istemeniz, genellikle zorunlu bir ihtiyaç olarak kabul edilmez.
Unutmayın ki, bu kriterleri ispat etme yükümlülüğü tamamen size, yani ev sahibine aittir.

Sürecin En Kritik Adımı: İhtarname ve Dava Açma Süresi
Bu davayı açabilmek için yasal sürelere harfiyen uymanız gerekir.
- Belirli Süreli Sözleşmelerde: Kira sözleşmesinin bittiği tarihten itibaren 1 ay içinde davayı açmalısınız.
- Belirsiz Süreli Sözleşmelerde: Kanunda belirtilen fesih dönemlerine ve bildirim sürelerine uyarak sözleşmeyi sona erdirdikten sonra, yine 1 ay içinde davayı açmalısınız.
Ayrıca, mülkü yeni satın aldıysanız, durumu kiracıya bildirdiğiniz tarihten itibaren 6 ay sonra dava açma hakkınız doğar. Bu süreleri kaçırmak, davanızın daha başlamadan usulden reddedilmesine neden olur.
Bu Davayı Neden Bir Uzmanla Yönetmelisiniz?
İhtiyaç nedeniyle tahliye davası, en çok “ispat” ve “samimiyet” konularında başarısız olan dava türüdür.
- İspat Yükü: İhtiyacınızı tanıklar, resmi belgeler ve diğer delillerle mahkemeye sunamazsanız, davanız reddedilir.
- “Samimiyetsizlik” Tuzağı: Dava sürecindeki en küçük bir çelişkiniz bile, mahkemenin ihtiyacınızda samimi olmadığınıza karar vermesine yetebilir.
- Yeniden Kiralama Yasağı: Davayı kazanıp kiracıyı çıkardıktan sonra, kanunen 3 yıl boyunca mülkü haklı bir sebep olmaksızın başkasına kiralayamazsınız. Aksi halde eski kiracınıza tazminat ödemek zorunda kalırsınız.
Kısacası, bu dava, detaylı bir hazırlık ve doğru bir hukuki strateji gerektirir. Atacağınız yanlış bir adım, hem davanızı kaybetmenize hem de ileride tazminat ödemenize yol açabilir.
Kadıköy’deki kira uyuşmazlıklarında, ihtiyacınızın hukuki zeminini en sağlam şekilde kurarak sizi mahkemede temsil ediyoruz. Risk almak yerine, haklı davanızı kazanmak için bizimle iletişime geçin. Hizmetlerimiz hakkında daha fazla bilgi için ana sayfamız olan Kadıköy Kira Avukatı başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.